3I/Atlas Kuyrukluyıldızından Gelen İlk Radyo Sinyali, Doğasıyla İlgili Tartışmaya Son Veriyor

3I/Atlas kuyrukluyıldızının doğal kökenini destekleyen daha fazla kanıt ortaya çıktı. Haftalarca süren komplo teorileri, sosyal medya tartışmaları ve Joe Rogan'ınki gibi popüler podcast'lerdeki spekülasyonlardan sonra, bu yıldızlararası nesne hâlâ bir kuyrukluyıldız . En son doğrulama, 3I/Atlas'tan ilk radyo sinyalini tespit eden Güney Afrika'daki bir gözlemevinden geldi.

Ama nasıl? Bir radyo sinyali mi? Bu, nesnenin doğası gereği teknolojik olduğunu doğrulamalı, değil mi? Mesele şu ki, bu bir uzay aracının yaydığı bir yayın gibi bir radyo sinyali değil. Bunun yerine, Güney Afrika Radyo Astronomi Gözlemevi tarafından işletilen, her biri 13,5 metre çapında 64 antenden oluşan bir radyo teleskopu olan MeerKAT tarafından tespit edilen bir radyo frekans örüntüsü. Peki ne tespit etti? Araştırmacılara göre , "OH emilimi 1665 MHz ve 1667 MHz hatlarında tespit edildi."

MeerKAT'ın özellikle tespit ettiği şey, hidroksil radikalleri, yani OH molekülleri tarafından oluşan radyo emilim çizgileriydi. Bu desen, tipik kuyruklu yıldız aktivitesiyle tutarlıdır. Çizgiler, 3I/Atlas'ın güneşe çok yakın olması ve gözlem geometrisinin emisyondan ziyade emilimi desteklemesi nedeniyle emilim olarak görünmektedir. Bu, birkaç gün önce WIRED'da yerçekimsiz ivmelenme tartışmasının ortaya çıktığı sırada açıklanan olgudur: Kuyruklu yıldızlar güneşe en yakın noktalarına ulaştıklarında, buzu uzaya süblimleştirir ve daha fazla radyasyon alırlar. Bu aynı zamanda yörüngelerini de değiştirmelerine neden olur.

Hidroksil radikali (OH), enerji seviyelerindeki geçişler nedeniyle belirli frekanslarda (örneğin 1665 ve 1667 MHz çizgileri) radyasyonu emebilir veya yayabilir. Bu OH spektral çizgileri bulutsularda, kuyrukluyıldızlarda ve yıldız oluşum bölgelerinde tespit edilmiştir. OH, belirli koşullar altında radyo frekanslarında parlak bir şekilde "parlayabildiği" için gökbilimcilerin evrenin yıldız ve su kaynaklı bölgelerini haritalamalarına yardımcı olur.

Tespit, 3I/Atlas'ın Güneş'e en yakın noktasına ulaşmasından beş gün önce, 24 Ekim'de mümkün oldu. MeerKAT, 20 ve 28 Eylül'de radyo sinyallerini tespit etmeye çalışmış, ancak başarısız olmuştu. Astrofizikçi Avi Loeb, Medium'da paylaştığı bir gönderide, "Beş hafta önce, MeerKAT gibi radyo gözlemevlerini, 3I/ATLAS'ın geliş yönünün, 1977'de 1,4204556 gigahertz frekansında tespit edilen Wow! Sinyali'nin geliş yönüyle 9 derecelik bir farkla örtüştüğü göz önüne alındığında, 3I/ATLAS'tan radyo emisyonu aramaya teşvik ettim," diye yazdı . "Bunun karşılığında, 3I/ATLAS'ın MeerKAT gibi radyo gözlemevleri tarafından izleneceğine dair güvence aldım."

Loeb, "OH emilim sinyalinin dışında, 3I/ATLAS'ın şu ana kadar radyo ile tespit edildiğine dair bir veri yok" dedi. Elbette, nesnenin doğası hakkında daha sağlam sonuçlara ulaşmak için, OH üretiminin sürekli mi yoksa aralıklı mı olduğunu belirlemek ve kuyruğun boyutu ve yapısı gibi faktörleri göz önünde bulundurmak için nesnenin sürekli izlenmesi gerekecek.

Loeb, 3I/Atlas'ın teknolojik bir kökene sahip olduğu hipotezinin en güçlü savunucularından biri olmuştur. (Ve Kim Kardashian'ı araştırma ekibine katılmaya davet etmiştir .) MeerKAT bulguları, kuyruklu yıldızın doğasını araştırma isteğini azaltmamıştır. "16 Mart 2026'da, 3I/ATLAS'ın Jüpiter'den 53 milyon kilometre mesafeden geçmesi bekleniyor. O tarihte, Juno uzay aracı, dipol antenini kullanarak 3I/ATLAS'tan 50 hertz ile 40 megahertz arasında değişen düşük frekanslarda bir radyo sinyali arayacaktır," diye yazmıştır.

MeerKAT tespiti, 3I/Atlas hakkındaki komplo teorilerine son vermeye yetecek mi? Muhtemelen hayır ve en azından tartışmalar, halkın astrofizik konusundaki farkındalığını ve ilgisini artırdı. Bu arada, 3I/Atlas kuyruklu yıldızının yörüngesini buradan inceleyebilirsiniz. Ayrıca, takvime 19 Aralık'ı eklemeyi unutmayın; yıldızlararası misafirimiz Dünya'ya en yakın noktasına bu tarihte ulaşacak.

Bu hikaye ilk olarak WIRED en Español'da yayınlanmış olup İspanyolcadan çevrilmiştir.