Google, tekel ve yapay zeka baskılarına rağmen kâr rekorları kırdı

Google, 2025'in ikinci çeyreğinde, ana şirketi Alphabet aracılığıyla, neden dünyanın en baskın teknoloji devlerinden biri olmaya devam ettiğini bir kez daha kanıtladı. 28,2 milyar dolarlık net gelir ve 96 milyar dolarlık gelirle, yapay zeka alanındaki rekabet ve iddia edilen tekelcilik konusundaki artan hukuki gerilimler altında bile analist tahminlerini fazlasıyla aşarak liderliğini pekiştirdi.

Bu sadece rakamlardan oluşan bir hikaye değil. Yapay zekanın gücü , buluta geçiş ve iş zekasının tarihsel zorluklarla iç içe geçtiği gerçek zamanlı bir dönüşümün öyküsü. Google sadece geleceğe bakmıyor, onu tasarlıyor da.

Alphabet CEO'su Sundar Pichai bunu açıkça belirtti: "Yapay zeka, işletmenin her alanını olumlu yönde etkiliyor." Bu ifade retorik değil. Arama gelirlerindeki çift haneli büyüme, büyük ölçüde kullanıcıların dünyanın en popüler arama motoruyla etkileşim kurma biçimini değiştiren iki yenilik olan AI Overviews ve AI Mode sayesinde gerçekleşti.

Google'da yapay zekanın yükselişi yalnızca kullanıcı avantajlarıyla sınırlı değil. Aynı zamanda reklamcılık iş modelini de yeniden şekillendiriyor. Yeni yapay zeka ortamları reklam yerleştirme konusunda zorluklar yaratsa da, şirket bu alanlarda yeni para kazanma stratejileri deniyor ve köklü ve kazançlı bir değişim öngörüyor.

Google aramayı yeniden tanımlarken, YouTube da dijital içerik devi konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Daha hedefli ve etkili kitlelere ulaşmayı sağlayan yeni reklam formatları sayesinde reklam geliri %13 artışla 9,8 milyar dolara ulaştı.

Ancak asıl sıçrama bulut bilişimde yaşanıyor. Alphabet, bu sektörün bu yıl 50 milyar dolardan fazla gelir elde edeceğini tahmin ediyor. Bu ivmeye ayak uydurmak için, altyapı yatırımını 2025 yılına kadar 85 milyar dolara çıkaracak ; bu rakam, küresel dijital geleceğe olan bağlılığını bir kez daha teyit ediyor.

Bu sonuçlar, birçok kişinin Google'ın yapay zekaya çok fazla yatırım yapıp yapmadığını sorgulamasına neden oldu. Yapay zeka tarafından oluşturulan arama sonuçları görüntülemeleri , yenilikçi olsa da geleneksel reklamlar için ayrılan alanı daraltabilir ve bu da şirketin geçmiş kârlılığını etkileyebilir.

Ancak Google'ın mevcut stratejisi açık: Gelir liderliğinden ödün vermeden reklam işini yeni yapay zeka destekli konuşma deneyimine uyarlamak.

Google, büyümesine paralel olarak, benzeri görülmemiş bir yapısal yeniden yapılanmayla karşı karşıya kalabilir. 2024 yazında yıkıcı bir karar çıktı: Federal bir yargıç, Google'ı arama pazarında tekelci uygulamalardan suçlu buldu .

Adalet Bakanlığı, kapsamlı yaptırımlar önerdi: Chrome tarayıcısının satışı ve telefon üreticileriyle münhasırlık anlaşmalarının yasaklanması. Bu önlemler, küresel dijital ortamı değiştirebilir ve Google'ın iş modelini geri dönülmez şekilde değiştirebilir.

Yargıç Amit Mehta'nın nihai kararı henüz açıklanmadı ancak bunun tarihi sonuçları olabilir: Google'ı yirmi yıldır ilk kez eşit şartlarda rekabet etmeye zorlayabilir.

Teknolojik ilerleme ve piyasa etiğinin kesiştiği noktada, Google liderlik ile hegemonya arasındaki ince çizgide yürümeye devam ediyor. Gelirleri artarken ve yapay zeka bulutta arama, gezinme veya depolama yapmanın anlamını yeniden tanımlarken, düzenleyiciler ve piyasa durumu yakından izliyor .

Google, kuralları çiğnemeden hakimiyetini koruyabilecek mi? Giderek artan rekabet ortamında yenilikçilik ve adalet arasında denge kurabilecek mi?

Açık olan şu ki, düzenleyici engellere rağmen sürpriz yapma yeteneğini veya geleceği fethetme azmini kaybetmemiş bir şirkete bakıyoruz.