Bu sıcaklarda sağlığınıza dikkat etmeniz için DSÖ'nün tavsiyeleri

Yazın gelişi ve giderek daha sık ve yoğun sıcak hava dalgalarının yaşanmasıyla birlikte Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yüksek sıcaklıklardan korunmak için açık ve anlaşılır bir rehber olan #KeepCool kampanyasını başlattı. İnsan vücudu terleme yoluyla sıcaklığını 37°C civarında tutacak şekilde tasarlanmış olsa da, uzun süre sıcağa maruz kalmak bu doğal mekanizmayı alt üst ederek fiziksel ve zihinsel rahatsızlıktan ciddi tıbbi acil durumlara kadar her şeye neden olabilir. Herkes aşırı sıcaktan etkilenebilse de, herkes aynı şekilde etkilenmez. En savunmasız olanlar, terleme yoluyla vücut sıcaklığını düzenleme yeteneklerini kısmen kaybetmiş olan yaşlılar ve termoregülasyon sistemleri henüz tam olarak gelişmemiş olan bebekler ve küçük çocuklardır. Çiftçiler, işçiler veya itfaiyeciler gibi açık havada çalışanlar da günün en kritik saatlerinde sürekli güneşe maruz kalmayı gerektirdiği için yüksek risk altındadır.

Ayrıca, ısı önceden var olan rahatsızlıkları daha da kötüleştirebilir. Kardiyovasküler rahatsızlıkları, solunum sorunları veya diyabeti olan kişiler, vücudun ısıya uyum sağlama mekanizmalarına müdahale eden belirli ilaçlar kullananlar gibi ani sıcaklık değişimlerine karşı özellikle hassastır. Hamile kadınlar da bir diğer risk grubudur: yüksek sıcaklıklar erken doğumlarla ve düşük doğum ağırlığıyla ilişkilendirilmiştir . Bu nedenle, WHO tüm bu durumlarda aşırı önlemler önermektedir.

DSÖ , aşırı sıcağın etkilerinin birkaç temel halk sağlığı ve kişisel bakım önlemi uygulanırsa büyük ölçüde önlenebilir olduğunu hatırlatıyor. Başlıca önerileri şunlardır:

Öğlen 12 ile akşam 5 arasında dışarı çıkmaktan veya yorucu fiziksel aktivitelerde bulunmaktan kaçının. Eğer savunmasız bir grubun parçasıysanız, sabahın erken saatleri veya öğleden sonra geç saatler gibi daha serin zamanların avantajını kullanın. Bazı işletmeler ve hizmetler özel açılış saatlerine sahiptir.

Havalandırma için serin gece havasını kullanın ve gün boyunca panjurları ve perdeleri indirin. Gereksiz ısı üreten cihazları ve ışıkları kapatın.

Hafif, nefes alabilen giysiler giyin, serin çarşaflar seçin, ılık veya soğuk suyla duş alın ve susamasanız bile düzenli olarak su için. Alkol, şeker veya kafein içeren içeceklerden kaçının, çünkü bunlar susuzluğu teşvik eder.

Özellikle yaşlı veya hasta iseler, yalnız yaşayan ailenizi, arkadaşlarınızı veya komşularınızı arayın veya ziyaret edin . İyi su aldıklarından ve serin bir yere erişimlerinin olduğundan emin olun. Ve asla çocukları veya evcil hayvanları park edilmiş bir aracın içinde bırakmayın.

Yazın gelişi ve giderek daha sık ve yoğun sıcak hava dalgalarının yaşanmasıyla birlikte Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yüksek sıcaklıklardan korunmak için açık ve anlaşılır bir rehber olan #KeepCool kampanyasını başlattı. İnsan vücudu terleme yoluyla sıcaklığını 37°C civarında tutacak şekilde tasarlanmış olsa da, uzun süre sıcağa maruz kalmak bu doğal mekanizmayı alt üst ederek fiziksel ve zihinsel rahatsızlıktan ciddi tıbbi acil durumlara kadar her şeye neden olabilir. Herkes aşırı sıcaktan etkilenebilse de, herkes aynı şekilde etkilenmez. En savunmasız olanlar, terleme yoluyla vücut sıcaklığını düzenleme yeteneklerini kısmen kaybetmiş olan yaşlılar ve termoregülasyon sistemleri henüz tam olarak gelişmemiş olan bebekler ve küçük çocuklardır. Çiftçiler, işçiler veya itfaiyeciler gibi açık havada çalışanlar da günün en kritik saatlerinde sürekli güneşe maruz kalmayı gerektirdiği için yüksek risk altındadır.