LR Senatörü Michel Bonnus, 2026 belediye seçimleri için Toulon'da ön seçim çağrısında bulundu

Kelimeler tartılır, özenle seçilir. "Bugün en önemli şey şehrin geleceğidir . Ve Laure Lavalette gibi onu ikiye bölecek birini istemiyorum," diyor Michel Bonnus önsözünde .

"Ancak 2026'da Ulusal Birleşme'yi yenmek için, yalnızca bir çoğunluk listesi olması zorunludur. Bu nedenle, kampımız içinde bir ön seçim düzenlenmesi çağrısında bulunuyorum, böylece gelecek yıl belediye seçimleri sırasında şansımızı en iyi şekilde savunacak adayı seçebiliriz."

Tüm Toulon sakinlerine açık, "Eylül ayında dört veya beş gün sürecek" bir ön seçim fikri, başkent Var'da benzeri görülmemiş ölçekte bir fikir.

Ancak aylardır kampanya öncesi hazırlık aşamasında olan Cumhuriyetçi senatörün bugün bunu teklif etmesi kesinlikle bir tesadüf değil.

Pazartesi günü belediye binasında merkez sağ çoğunluktan seçilmiş yetkililerin çağrıldığı bir toplantı yapılması planlanıyor. Amaç? Genel olarak "Toulon'un geleceğini hazırlamak" ve özel olarak da 2026 seçimleri.

Seçilmiş yetkililer Hubert Falco'nun sayfasını çevirmek istiyor

Odanın ortasında Belediye Başkanı Josée Massi'yle ve hepsinden önemlisi Hubert Falco'yla karşılaşacaklar. Çalınan kamu fonlarını almak suçundan kesin olarak hüküm giymiş olmasına rağmen eski belediye başkanı, siyaset sahnesini etkilemeye devam etmekte kararlı görünüyor. Ve kendi himayesine, yani eski birinci yardımcısı olabilecek birini dayatabilir.

Bu toplantıya davet edilmeyen, hukuki haberlere rağmen hırslarını ortaya koyduğu için kendisini kınayan Hubert Falco tarafından dışlanan Michel Bonnus, yaklaşan seçim mücadelesi öncesinde siyasi ailesinden bir kesim tarafından "kara listeye" alınmasından üzüntü duyduğunu söylüyor. Zira parlamenter, gelecek yıl RN ve Laure Lavalette'i yenebilecek güce sahip olduğuna inanıyor.

"Sanırım bu şehir için gerçek bir planım var" diye açıklıyor. "Eğitim, spor, mahalleler, toplu taşıma, katılımcı demokrasi hakkında fikirlerim var... Eğer gerçekten düşünmez ve sadece bir rekoru savunmazsak, felakete doğru gidiyoruz. Yirmi yıllık bir vizyon oluşturdum."

Çoğunluğun seçtiği temsilcilere bunu dayatmak isteyecek kadar mı? "Tam tersine, " diye temin ediyor. "Belediye başkanlığı koltuğuna takıntılı değilim. Josée Massi ön seçimi kazanırsa, onun arkasında toplanırım."

Michel Bonnus'un "finanse etmeye hazır" olduğunu söylediği seçim çağrısının meslektaşları tarafından duyulup duyulmayacağı ise henüz belli değil. Belediye meclisinin seçilmiş üyelerinin, görev süresi dolan belediye başkanı Josée Massi'nin Laure Lavalette ile yarışacak statüye sahip olduğundan şüphe etmeye başladıkları söyleniyor.

"Herkesin bir isim seçip oy pusulasına yazmasından ve hangisinin çıkacağına bakılmasından yanayım" diyor bir milletvekili. "Sorun şu ki, Hubert Falco ipleri çekmeye devam etmek istiyor, biz ise sadece yolumuza devam etmek istiyoruz," diye yakınıyor bir diğeri.

Yargıtay kararına ve 2028'e kadar devam edecek görevden uzaklaştırma cezasına rağmen eski bakan hâlâ öncü rol üstlenmek istiyor . 78 yaşında olan ve kontrolü yeniden ele geçirmek isteyen oyuncu, cezası tamamlandıktan sonra orta vadede geri dönebileceğine inanıyor.

Ancak "patron" olarak kalabilmesi için öncelikle belediye seçimlerinde kendisini çok fazla gölgede bırakmayacak "kendini beğenmiş" bir adaylık ortaya koyması gerekecek. Eski asistanı Josée Massi'ninki gibi mi?

Takvim bir sulh hakimi midir?

Kesin olan bir şey var: Zamanla yarış başladı. Yaklaşık bir yıldır Cumhuriyetçi Parti'nin desteğiyle hazırlıklarını sürdüren Michel Bonnus, "1995'in Louis Colombani'si" olarak anılma riskini göze alarak, çok geç olmadan ortaya çıkmanın en iyisi olduğunu biliyor.

Sağlık sorunlarıyla bu yaz yüzleşeceğini umut eden isim, adaylığını eylül ayında açıklamayı planlıyordu. Bugün ise Haziran ayından itibaren kontrolden çıkarak "Falco makinesi"nin kendisine karşı çalışacağından endişe ediyor.

Yüksek bir popülerlik oranına ve sağlam bir ağa sahip olan eski ragbi oyuncusu ve restoran işletmecisi, belediye binasına girme yolunda hiçbir şeyin kolay olmayacağını biliyordu.

Dokuz ay önce ilk halk toplantısında şu uyarıcı sözleri söylemişti: "Birleşmeliyiz. Bazıları bizi birbirimize düşürmeye çalışacak..."