Toronto'nun en eski karaağaçlarından biri son demlerini yaşıyor. Araştırmacılar kopyalarını yeniden yetiştirmek için yarışıyor

Toronto'daki, hatta muhtemelen tüm güney Ontario'daki en büyük karaağaçlardan biri son demlerini yaşıyor.

Ancak şehir, önümüzdeki hafta Barton Caddesi'ndeki simge yapıyı kaldırma planlarını kesinleştirirken, Toronto Üniversitesi'nden bir ağaç uzmanı, yapının tekrar yaşamasını sağlamakta kararlı.

Toronto Üniversitesi'nde ormancılık ekolojisti olan Eric Davies, bu hafta başında ağacı ziyaret ederek boyutunu kaydetti ve tohumlarını topladı. Bu tohumlar, şehrin Ağaç Tohumu Çeşitliliği Programı'nın (TSDP) bir parçası olarak gelecekte ağacın bir kopyasını yeniden yetiştirmek için kullanılacak. Kendisi ve öğrencileri, gövdenin yüksekliğini 40 metre ve çevresini 5,5 metre olarak ölçtüler.

"Üzücü," dedi ağacın kaderi hakkında. "Her kesilene, Toronto'nun ağaçlarını ve ormanlarını koruma yeteneğimizi geliştirerek bir şekilde adalet sağlamak istiyorsunuz."

Christie ve Bloor caddeleri bölgesindeki Seaton Köyü mahallesinin sakinleri, bu yılın başlarında yaşlı Amerikan karaağacının bu baharda hala çorak olduğunu, ancak yakınlardaki çok daha genç ağaçların yapraklandığını fark ettiler.

Her gün okula giderken ağacın yanından geçtiğini söyleyen 13 yaşındaki Ethan Tantram, bu baharda babasıyla birlikte ağacın hasta göründüğünü fark ettiklerini söyledi.

"Bu yürek parçalayıcı," dedi bu hafta. "Toplumumuzda büyük bir şey."

Ağacı neyin öldürdüğü belirsiz

Genç, ağacın dallarını daha yakından görmek için drone'u kullandı ve babası daha sonra belediyeyi arayarak ağacın durumunun iyi olmadığını bildirdi.

Belediye personeli, müfettişin 30 Mayıs'ta yaptığı ziyarette ağacın ölmekte olduğunu ve halk için tehlike oluşturduğunu tespit ettiğini söyledi.

Kent sözcüsü Shane Gerard, CBC Toronto'ya gönderdiği e-postada, kentin ağacı tam olarak neyin öldürdüğünü belirlemeye çalıştığını ancak laboratuvar sonuçlarının kesin olmadığını söyledi.

"Ağaç, 2024 yazının sonlarında incelen bir taç ve sararan yapraklarla gözlemlendi," diyor e-postasında. "Ağacı çıkarmak, ölü dalların kırılmaya daha yatkın olması nedeniyle, bir tehlike haline gelmesini önleyecektir."

Şehir tarafından tohum çeşitliliği programı için tohum toplayıcısı olarak tanınan Davies, salı günü ağaç kesildiğinde orada olacağını söyledi.

"Bu, Toronto'daki en güzel kalan karaağaçlardan biri (ve) muhtemelen yüksek kaliteli bir gen stoğuna sahip," dedi. "Her biri yalnızca ekolojik olarak değil, kültürel olarak da önemli."

Ağacın görüş alanında yaşayan yerel sanatçı Jode Roberts, ağacın toplum için çok şey ifade ettiğini kabul ediyor.

Geçtiğimiz yıl belediye arşivlerindeki mahallenin eski fotoğraflarından yararlanarak ağacın yaşının 100 yıldan fazla olduğunu tespit etmişti.

Daha sonra ağacın önemini anlatan bir miras plakası hazırlayıp ağacın yanındaki elektrik direğine iliştirdi.

"Böyle bir şey ortadan kaybolduğunda derin bir üzüntü oluyor," dedi CBC Toronto'ya. "Hollanda karaağaç hastalığından ve etrafındaki şehrin gelişiminden sağ kurtuldu. O yüzden tabii ki — yavrularını alalım ve daha görkemli karaağaçlar üretebilir miyiz diye bakalım."

Araştırmacı, yerli ağaçların sayısının çok fazla olduğunu söylüyor

Davies karaağacın tohumlarını topladıktan sonra, bunlar TSDP'ye gidecek ve TSDP de bunları Büyük Toronto Bölgesi'ndeki katılımcı fidanlıklardan birine dağıtacak. Olgunlaştıklarında, dört ila yedi yıl içinde, şehrin 80'den fazla park ve vadisinden birine ekilecekler; bu, yeni bir karaağaç için uygun olduğu belirlenen bir yer.

Davies ve U of T öğrencilerinden oluşan bir ekip, yaz tatillerini şehrin en büyük ve en eski yerel ağaç türlerini haritalayarak geçiriyor. Bu yerel ağaçların Toronto'da istilacı türler tarafından büyük ölçüde geride bırakıldığını ve haritasının şehrin bu ağaçların yenilenmesine yardımcı olmasını umduğunu söylüyor.

Haritalanan her ağaç ölçüldü ve tohumları toplandı, dedi. Bu tohumlar daha sonra yeniden büyümeleri için TSDP'ye aktarılacak.

Davies'in yaz öğrencilerinden biri de Toronto Üniversitesi'nde orman koruma alanında yüksek lisans yapan Sam Sedgwick.

Barton Sokağı karaağacını şimdiye kadar gördükleri arasında en etkileyici olanı olarak nitelendirdi.

"Hollanda karaağaç hastalığının varlığıyla, şehirdeki hemen hemen tüm büyük karaağaçları kaybettik, bu yüzden bunun hala burada olması onun dayanıklılığını gösteriyor," dedi. "Bu genetiği elimizden geldiğince korumak istiyoruz."

Sedgwick bu hafta başında karaağacın ölçümlerini almaya yardımcı oldu. Ağacın çevresinin beş metreden fazla, yüksekliğinin 40 metre olduğunu ve gölgeliğinin Barton Caddesi'ndeki beş evi kapladığını belirtti.

"Bu çok fazla klima" dedi.