Diyet soda, her yıl 100.000 Amerikalıyı öldüren yıkıcı bir hastalıkla şok edici bir şekilde bağlantılı

Diyet içecekler artık sağlıklı bir seçenek olmayabilir.

Yeni bir araştırma, düzenli olarak şekersiz gazlı içecek tüketen kişilerin, ortalama bir insana kıyasla tip 2 diyabet geliştirme riskinin iki kattan fazla olduğunu buldu.

Uzun zamandır gazlı içecekler ve meyve suları gibi yüksek şekerli içeceklerin bu durumla ilişkilendirildiği biliniyordu, ancak şimdi araştırmacılar yapay tatlandırıcıların da sorunlara yol açabileceği konusunda uyarıyor.

Araştırmacılar, Diet Coke ve Diet Pepsi'de bulunan sıfır kalorili yapay tatlandırıcı olan sakarin oranı yüksek içecekler tüketen kişilerin en yüksek risk altında olduğunu buldu.

Sakarinin vücudu şaşırtabileceğine inanıyorlar. Beyin tatlılığı algıladıktan sonra insülin sinyali gönderebilir, ancak işlenecek gerçek şeker olmadığında insülin düzenlemesi zamanla bozulur ve muhtemelen insülin direncine yol açar.

Çalışmanın yazarı ve Minnesota Üniversitesi'nde epidemiyoloji profesörü olan Lyn Steffen, bulgularına dayanarak 'herhangi bir tatlandırıcı kullanımının sınırlandırılmasını' ve içecekler için 'tatlandırılmamış su, kahve, çay, süt veya az miktarda yüzde 100 meyve suyu' seçilmesini önerdi.

FDA, normal şekerden 300 kat daha tatlı olan sakarinin sıfır kalorili bir alternatif olarak kullanımını 1977 yılında onayladı.

Araştırmacılar 1985-2015 yılları arasında 4.654 yetişkinin beslenme alışkanlıklarını inceledi.

Katılımcıların yapay tatlandırıcılar, diyet içecekler, aspartam (düşük kalorili yapay tatlandırıcı) ve sukraloz (sentetik yapay tatlandırıcı) tüketimlerinin ortalamaları birinci yıl, yedinci yıl ve 20. yılda ölçüldü.

NUTRITION dergisinde yayımlanan araştırmaya, düzenli olarak veya ara sıra tam şekerli gazlı içecek tüketen kişiler dahil edilmedi.

Katılımcılar, elde ettikleri sonuçlara göre tip 2 diyabet geliştirme olasılıklarını belirlemek üzere gruplara ayrıldı.

Bu 30 yıllık süreçte 691 katılımcıda tip 2 diyabet gelişti.

Sonuçlar, 30 yıllık dönemde en çok diyet soda tüketen katılımcıların, hiç diyet içecek tüketmeyenlere kıyasla tip 2 diyabet geliştirme olasılığının yüzde 129 daha fazla olduğunu gösterdi.

Araştırmacılar ayrıca sakarin yüklü gazlı içecekler tüketenlerin tip 2 diyabet riskinin yüzde 110 arttığını buldu.

Tip 2 diyabet ile aspartam veya sukraloz arasında bir bağlantı bulunamamıştır.

Gözlemsel çalışmada yapay tatlandırıcıların neden tip 2 diyabete yol açabileceği belirlenemedi.

Ayrıca her gruptaki katılımcıların ne kadar diyet soda tükettiği de henüz netlik kazanmadı.

Daha önce yapılan araştırmalar, diyet sodaların, normal şeker içermediği için kan şekeri seviyelerini doğrudan yükseltemediğinden diyabet hastaları için normal sodalara göre daha sağlıklı bir alternatif olduğunu ortaya koymuştu.

Ancak araştırmacılar, gerçek şekerden çok daha tatlı olan yapay tatlandırıcılar içeren aşırı diyet gazlı içeceklerin tüketilmesinin, vücudun metabolizma sürecini etkileyebileceğini ve kan dolaşımında aşırı şekere yol açabileceğini düşünüyor.

Ancak sakarinin ilk kez eleştiri konusu olması söz konusu değil.

2019 yılında Medicina tarafından yapılan bir araştırmada, uzun süreli sakarin tüketiminin sıçanlarda obezite, tip 2 diyabet, karaciğer ve böbrek yetmezliği riskini artırdığı bulundu.

Sıçanlarda beyin kanserinin gelişmesine de yol açabiliyor.

Amerikan Kalp Derneği'ne göre, erkekler günde 36 gramdan veya 150 kaloriden, kadınlar ise günde 25 gramdan veya 100 kaloriden fazla şeker tüketmemeli.

Devamını oku

Aşırı şeker tüketimi kilo alımına, yüksek tansiyona, kalp hastalıklarına ve tip 2 diyabet hastalığına yol açabilen insülin direncine zemin hazırlayabilir.

Tip 2 diyabet, bu hastalığın en yaygın şeklidir ve 37 milyondan fazla Amerikalı yetişkin bu kronik hastalıktan muzdariptir.

CDC'nin raporuna göre her yıl 100.000'den fazla Amerikalı tip 2 diyabet nedeniyle ölüyor.

Bu durum , pankreasın yeterli insülin üretmemesi (kan şekeri seviyesini düzenleyen bir hormon) veya vücut hücrelerinin insüline düzgün yanıt vermemesinden kaynaklanır.

Şeker yediğinizde, vücudunuz onu enerji emilimi için kan dolaşımınıza giren glikoza parçalar.

Pankreas, kan şekeri seviyelerini düzenlemek için insülin salgılar, bu da glikozun enerji için hücrelerinize girmesine yardımcı olur.

Ancak aşırı miktarda şeker tüketimi, vücudun insüline karşı direnç geliştirmesine neden olabilir; bu da vücudun kan şekerini düşürmek için insülini etkili bir şekilde kullanamaması anlamına gelir.

Bu durum kan şekerinin yükselmesine ve kan dolaşımında glikoz birikmesine yol açarak gözlere, böbreklere, sinirlere ve kalbe zarar verebilir.

Kronik hastalığın kalıcı tedavisi mümkün olmamakla birlikte, hastalara ilaç tedavisi, sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite ve stres yönetimi ile kan şekeri düzeylerini düzenlemeleri önerilmektedir.