Piyasalardaki karışıklık ve yeni söylem

Geçtiğimiz hafta bu köşede, önümüzdeki haftalarda piyasa davranışlarının temel belirleyicisinin ABD'deki büyüme verileri olduğunu belirtmiştim.
O zamandan beri öğrendiğimiz bilgiler, yatırımcılar arasında, özellikle de halihazırda devam eden bir zayıflama olasılığı konusunda kafa karışıklığına yol açtı. Bu sayede piyasalar, söylemlerini bir nebze olsun değiştirdi.
Son iki haftada ekonominin performansına ilişkin karışık haberler aldık. ABD GSYİH'si, Nisan-Haziran 2025 döneminde yıllıklandırılmış çeyreklik oranda %3 büyüdü. Bu büyüme, INVEX tahminlerinin ve piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti.
Bu büyümede yine net ihracat ve stoklardaki önemli dalgalanmaların etkisi görülse de, söz konusu çeyrekte yaşanan aşırı oynaklık göz önüne alındığında verilerin gücü şaşırtıcıydı.
Para politikası açısından, ABD Merkez Bankası (Fed), referans faiz oranını (%4,25-%4,50) korudu. ABD Merkez Bankası, ticaret tarifelerinin enflasyon üzerindeki etkilerini bilmek için henüz çok erken olduğunu ve güçlü bir ekonomik büyüme öngörmeye devam ettiğini savunmaya devam ediyor.
Karar oybirliğiyle alınmadı; Valiler Bowman ve Waller 25 baz puanlık (bp) bir indirim lehine oy kullandı. Karardan birkaç gün sonra istifa eden Vali Kugler ise oy kullanmadı.
Ancak geçen hafta sonu ve bu hafta başında açıklanan revize istihdam verileri ve imalat ve hizmet sektörlerindeki satın alma yöneticilerinin algıları iyimser görünüme dair ciddi şüpheler uyandırdı.
Tarım dışı istihdamda ise, bu durum yalnızca Temmuz ayı raporunun beklenenden düşük olmasından (74.000 istihdam, 106.000 tahmin) değil, aynı zamanda hem Mayıs ayı rakamlarında (144.000'den 19.000 istihdam) hem de Haziran ayı rakamlarında (147.000'den 14.000 istihdam) yapılan derin revizyonlardan kaynaklanıyor. Bu revizyonlar, daha önce açıklanan rakamlara kıyasla toplamda 258.000 istihdam azalması anlamına geliyor.
Tedarik zinciri yönetimi endeksi (ISM) de zayıf sonuçlar bildirdi. Yöneticilerin sektör algılarını ölçen endeks 48 puanla daralmaya işaret etmeye devam ediyor (50'nin altındaki bir endeks daralmayı gösterir); hizmet sektörü endeksi 50,8'den 50,1'e gerilerken, istihdam göstergesi daralma bölgesinde kaldı.
Peki borsalar neden rekor seviyelerde? Birkaç önemli gelişme yaşandı: tarifelerle ilgili belirsizlik azaldı ve ekonomik zayıflık raporları, Fed'in faiz oranlarını beklenenden daha erken düşürebileceği fikrini güçlendirdi.
Son olarak, şirketlerin ikinci çeyrek mali raporları oldukça olumluydu. S&P 500 şirketlerinin kârları, önceki %5 beklentisine kıyasla yıllık ortalama %6,8 arttı.
Ayrıca, büyük borsa endekslerinin teknoloji devlerinin performansından güçlü bir şekilde etkilenmeye devam ettiğini ve sonuçların çok daha etkileyici olduğunu unutmayın. Amazon'un yıllık bazda %40,6, Meta'nın %35,8, Microsoft'un %23,8, Alphabet'in %10,2 ve Apple'ın %9,3 ile ortalamanın üzerinde büyüyen net kârına bir bakın.
Mayıs ayından bu yana yaşanan yükseliş bu ihraççılarda yoğunlaşmış olup, hepsi bu kâr oranının sürdürülebileceği beklentisiyle yükselen değerleme seviyelerini yansıtmaktadır.
Ekonominin olması gerekenden daha fazla zayıflaması durumunda borsada önemli bir ayarlama olabilir.
Dolayısıyla zayıf makroekonomik verilerle güçlü şirket raporlarının (özellikle Muhteşem Yedili'nin) bir araya gelmesi önümüzdeki aylar için belirsizlik yaratıyor.
Yatırımcılar kendilerini bir çelişkinin ortasında buluyor: Güçlü şirket kazançları ve zayıf ekonomi, güçlü piyasa yükselişinin sürdürülebilirliğini sorgulatıyor.
Şahsen, zayıflamanın ılımlı olacağını ve bunun faiz indirimi coşkusunu azaltıp borsaları "muhteşem" faiz oranlarıyla ayakta tutabileceğini düşünüyorum. Şimdilik, Ağustos ayı boyunca endekslerde mütevazı getiriler görüyoruz; durgunluk muhtemelen ekonomik büyüme hakkında daha fazla bilgi gelene kadar devam edecek.
*Rodolfo Campuzano Meza, INVEX Yatırım Fonu Operatörü'nün genel müdürüdür.
Eleconomista