Ukrayna-ABD anlaşmasının özeti: Ülkenin ekonomisini Washington yönetecek

Ukrayna ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki anlaşma sızdırıldı ve önümüzdeki Cuma günü Washington'da imzalanması bekleniyor. Donald Trump'ın kendisine "diktatör" demesine rağmen Zelensky anlaşmayı imzalayacak kişi olacak. Anlaşmada, ABD'nin Ukrayna ekonomisinin bir bölümünü yöneteceği ve Ukrayna topraklarında ortaya çıkabilecek nadir toprak elementleri üzerindeki kontrolünü güçlendireceği yönünde bir alt yazı yer alıyor. Tüm bunlar, AB'nin müzakerelerde ne olacağını merakla beklediği, ABD Başkanı'nın Brüksel'i şimdilik gündemin dışında bıraktığı bir dönemde yaşanıyor.
Belgeye göre, her iki ülke de bir egemen servet fonu kuracak ve Washington, fonun sermayesinin ve finansal çıkarlarının maksimum yüzdesine sahip olacak. Bu durumda Ukrayna, hükümete ait doğal kaynaklarının "gelecekteki" parasallaştırılmasından elde ettiği tüm gelirin %50'sini bu araca yatırmak zorunda kalacak.
Bu ürünler arasında; mineraller, hidrokarbonlar, petrol, doğal gaz ve diğer çıkarılabilir malzemeler yer almaktadır. Fon ayrıca, "sıvılaştırılmış doğal gaz ve liman altyapısı gibi" bu varlıklarla ilgili altyapıyı da yönetecek.
Ancak maddede, "Ukrayna genel bütçesinin gelirleri arasında yer alan cari gelir kaynaklarının" bu fona dahil edilmeyeceği belirtiliyor.
Bu, anlaşmanın imzalanmasından sonra ABD'nin Ukrayna topraklarında bulunacak her türlü yeni doğal kaynağın çıkarılmasından ve bundan elde edilecek kârdan sorumlu olacağı anlamına geliyor.
Belgede ayrıca, "fona yapılan katkıların Ukrayna'nın emniyetini, güvenliğini ve refahını desteklemek amacıyla en az yılda bir kez Ukrayna'ya yeniden yatırılacağı" ancak koşulların "daha sonra belirleneceği" belirtiliyor.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, alışılagelmiş uygulamaların aksine, cuma günü imzalayacağı anlaşmanın detaylarını açıklama sorumluluğunu Başbakan Denis Şmigal'e devretti. Anlaşmayı müzakere eden Yürütme Kurulu üyeleri, anlaşmayı "çok olumlu" olarak değerlendirdi ve ABD'nin başlangıçta teklif ettiği koşullardan "daha uygun" koşullardan söz etti.
Belgenin son halini Zelenski de memnuniyetle karşılarken, Başkan Donald Trump Salı günü düzenlediği basın toplantısında, "Sanırım bu Cuma imzalamaya gelecek, değil mi?" dedi.
Önceki taslakta Ukrayna'nın bu anlaşmaya imza attığında 500 milyar dolar katkıda bulunması öngörülüyordu. Bu meblağ, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya'ya (Ukrayna işgal edilirken, savaşın tarafı Almanya'ydı) ödenen tazminattan fazla ve Washington'un bugüne kadar Kiev'e askeri destek anlamında sağladığı yardımın ( 114 milyar avro ) neredeyse beş katından fazla. ABD Başkanı, bu fon aracılığıyla Ukrayna'nın "savaşta Ukrayna'ya yardım için ayırdığımız 350 milyar doları" geri vereceğini söyledi.
Her iki taraf ayrıca Ukrayna'nın Avrupa Birliği'ne katılım yükümlülükleriyle "çatışmalardan kaçınmak" için çalışma sözü veriyor.
Zelenski, ayrıca bu yatırım fonunun işleyişinin, daha sonra bu mutabakata varılan belgeye dayanarak imzalanacak anlaşmalarda belirtileceğini açıkladı. Bu bağlamda Başkan'ın arzusu, ABD'den Ukrayna'ya askeri ve güvenlik desteğinin devam edeceğine dair yazılı bir taahhüt almaktır .
Anlaşmada, ABD'nin "Ukrayna'nın kalıcı bir barışı tesis etmek için gerekli güvenlik garantilerini elde etme çabalarını desteklediği" belirtiliyor. Katılımcılar, karşılıklı yatırımları korumak için gerekli önlemleri belirlemeye çalışacak.
ABD yönetimi, Kiev ile Washington arasında ekonomik bağ kurulmasının fiili bir güvenlik kalkanını devreye sokacağını da söyledi ancak Zelenskiy bunun yazılı olmasını istiyor.
Şimdi sıra, anlaşmanın "Ukrayna Uluslararası Anlaşmalar Yasası"na uygun olarak onaylanmasında.
eleconomista