NAD uzun ömür molekülü mü yoksa sadece bir moda mı?

NAD (nikotinamid adenin dinükleotidi), vücuttaki her hücrede bulunan önemli bir moleküldür. Enerji üretmeye yardımcı olur, DNA onarımında rol oynar ve hücre-hücre iletişimi ve kalsiyum dengesi gibi önemli hücresel süreçleri düzenler. Ayrıca sağlıklı yaşlanmayla bağlantılı olan sirtuin adı verilen proteinleri de aktive eder.

Yaşla birlikte NAD seviyeleri doğal olarak azalır ve bu durum mitokondriyal disfonksiyon, metabolik düşüş, nörodejenerasyon ve kronik inflamasyonla ilişkilendirilmiştir.

Kanıtlar ne diyor ?

Hayvan modelleri üzerinde yapılan klinik öncesi çalışmalar, artan NAD'nin umut verici faydalarını göstermiştir: gelişmiş bilişsel işlev, artan insülin duyarlılığı, oksidatif strese karşı artan direnç ve potansiyel bir kardiyoprotektif etki. Örneğin, Mills ve ark. (2016), yaşlı farelere NMN uygulanmasının enerji metabolizmasını ve insülin duyarlılığını iyileştirdiğini göstermiştir.

İnsanlarda çalışmalar hala sınırlı ve çoğunlukla ön aşamadadır. Nature Communications'da yayınlanan bir klinik çalışma (Martens ve diğerleri, 2018), yaşlı yetişkinlerde altı hafta boyunca NR takviyesinin güvenli olduğunu ve kan NAD seviyelerini artırdığını gösterdi, ancak bu kısa sürede klinik olarak anlamlı bir değişiklik gözlenmedi.

NAD beslenme yoluyla uyarılabilir mi?

Evet. Endojen NAD sentezi uygun bir diyetle geliştirilebilir. Tavuk, ton balığı, karaciğer, avokado ve tam tahıllar gibi niasin (B3 vitamini) açısından zengin besinler doğal öncüller sağlar. Ayrıca, düzenli egzersiz ve aralıklı oruç gibi uygulamaların NAMPT enzimini aktive ederek NAD biyosentezini desteklediği gösterilmiştir.

Şu anda NAD'nin kendisi FDA veya EMA tarafından doğrudan bir takviye olarak onaylanmamıştır. Öncülleri NR ve NMN, daha az düzenleme anlamına gelen diyet takviyeleri olarak pazarlanmaktadır. NAD'nin intravenöz uygulaması resmi klinik kılavuzlar tarafından desteklenmemektedir ve kullanımı deneysel olarak kabul edilmektedir.

Ofis ortamında hücre içi NAD seviyelerini ölçmek için standart klinik testler de yoktur. Araştırma ortamlarında kütle spektrometrisi ile dolaylı olarak değerlendirilebilir, ancak ayakta tedavi uygulamaları için uygun değildir.

NAD birikmez. Kısa bir yarı ömre sahiptir ve metabolik süreçlerde hızla kullanılır. İntravenöz olarak infüze edilen miktar uzun süre korunmaz ve hücresel alımı sınırlıdır. Sürekli klinik etkileri gösterilmemiştir. Bu nedenle, bazı fonksiyonel merkezler sağlam bir destek olmasa da tekrarlayan protokolleri önermektedir.

Kanıtlar, NAD takviyelerinin veya intravenöz tedavilerin yaşlanma karşıtı bir müdahale olarak yaygın kullanımını desteklememektedir. Kullanımları, profesyonel gözetim altında ve deneysel doğalarının açıkça anlaşılmasıyla belirli klinik ortamlar için saklanmalıdır.

KONULAR -