'İklim adaleti' nakliye sektörünü etkileyebilir. Milyarlarca dolar tehlikede
Geleneksel kanallardan yapılan satışların e-ticaretin büyümesinden önemli ölçüde etkilenmediği düşünüldüğünde, bu sulardaki trafiğin benzeri görülmemiş bir şekilde toparlanması şaşırtıcı değil. Sevilla'da, diğer haberlerin yanı sıra, yalnızca yük taşımacılığı sektöründeki en büyük on armatörün 2019 ile 2023 yılları arasında 300 milyar dolar işletme kârı elde ettiği ve bunun yaklaşık %9,7'sini reel olarak vergi olarak ödediği bildirildi.
Emisyonlar bu artışı takip ediyor. OECD'ye göre, deniz taşımacılığından kaynaklanan CO2 emisyonları 2019 ile 2024 yılları arasında 889 milyon tondan 974 milyon tona yükseldi; bu da yaklaşık %9'luk bir artışa denk geliyor. Sektör kuruluşu Transport & Environment, deniz taşımacılığı pazarının bu oranda büyümeye devam etmesi halinde, sektörün 2050 yılına kadar küresel emisyonların %10'undan sorumlu olacağını tahmin ediyor. Ayrıca ek faktörleri de göz önünde bulunduralım: Örneğin, 2024 yılında, Süveyş ve Panama Kanalları'ndaki darboğazlar nedeniyle rotaların uzatılması nedeniyle sektörün emisyonları önceki yıllara göre daha fazla arttı.
Nakliye Emisyon Ücreti: Gelişmekte Olan Ülkeler İçin ParaBu süreçler olağanüstü bir zamanda gerçekleşiyor. Son yıllarda, pandemi sırasında, dünyanın dört bir yanındaki birçok ülke beklenmedik bir vergiyi tartışıyor ve IMO'nun uygulamaya koymayı önerdiği ücret de böyle bir vergi olarak kabul ediliyor. Dahası, son yıllarda BM iklim zirvelerinde en hararetli tartışma, kendilerini koruyamayan ve iklim değişikliğine karşı daha dirençli hale gelemeyen gelişmekte olan ülkeler için özel bir fon oluşturulması fikri üzerine oldu. Bu amaçla deniz taşımacılığına uygulanan bir ücretin kullanılması fikri apaçık ortada.
\N
Geçtiğimiz yıl Bakü'de düzenlenen İklim Zirvesi'nde (COP29) gelişmekte olan ülkelere aktarılan fonların, şu anda yıllık 100 milyar dolar olan miktarının 2035 yılında 300 milyar dolara çıkarılması konusunda anlaşmaya varılmıştı. Hükümetler dışındaki kaynaklardan gelen paralarla birlikte, ihtiyaç sahibi bölgelere aktarılan miktar 2035 yılında toplam 1,3 trilyon dolara ulaşacak.
RP