Antik bitki jeli günlük cilt bakımında bir müttefiktir

Anında yatıştırıcı etkisi ve yenileyici özellikleriyle bu kadim bitki , dermatoloji kliniklerinde hala önemli bir yer tutuyor. Dermatolog Regina Buffman , " Aloe vera , iltihabı, kızarıklığı, şişliği ve tahrişi azaltabilen biyoaktif bileşikler içerir" diyor. Aktif bileşenleri arasında, cildin iltihaplanma tepkisini düzenlemeye yardımcı olan asemannan, antrakinonlar ve polifenoller yer alıyor.

Uzmana göre, aloe vera yapraklarından elde edilen jel, genellikle hafif yanıklar, dermatit ve güneşe maruz kalma sonrası cilt iyileşmesinin tedavisinde kullanılıyor. "İltihaplanma enzimlerinin etkisini engelleyerek rahatlama sağlıyor, bu da onu akut vakalarda veya günlük bakıma ek olarak çok faydalı kılıyor," diye açıklıyor.

Dermatoloğa göre, bitki iltihap giderici etkisinin yanı sıra iyileşmeyi de destekliyor. "Jel, kolajen üretimini uyarıyor, nemi koruyor ve epidermal rejenerasyon için ideal bir ortam yaratıyor," diyor. Uzman ayrıca, polisakkaritlerin doğal nemlendirici görevi gördüğünü, A, C ve E vitaminlerinin ise hücre yenilenmesine katkıda bulunduğunu ekliyor.

Kullanımı gelenekseldir; doğrudan cilde uygulanır veya losyon, krem ve merhem gibi kozmetik formüllerde kullanılır. Ayrıca kapsül ve meyve suyu olarak da satılır. Buffman, "Dahili kullanımı profesyonel gözetim altında yapılmalıdır. Yaprağın dış kısmı müshil etkisi olan maddeler içerir ve yanlış yutulması rahatsızlığa neden olabilir," diye uyarıyor.

Dermatolog, bitkiye yönelik bilimsel ilginin giderek arttığını vurguluyor. "Küçük yanıklar, yüzeysel yaralar ve cilt tahrişlerinde etkili olduğuna dair sağlam kanıtlar var. Ancak, doğal olmasına rağmen, kullanımının ihtiyatlı ve tıbbi gözetim altında yapılması gerektiğini unutmamak önemlidir," diye ekliyor.