'Anızı Dönüştür, Toprağı Yaşat' Fikir Maratonu’nda gençlerin fikirleri ödüllendirildi

Etkinlik ile gençlerin vizyonuyla tarımın geleceğine umut olacak çevre dostu fikirlerin ortaya çıkması hedeflendi. Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi, “Tarım, Anadolu Efes’in kurulduğu günden bu yana odaklandığı temel konulardan biri oldu. Tarım alanındaki çalışmalarımızı ise hiçbir zaman yalnızca tarım yaptığımız çiftçilerimizle sınırlı tutmuyoruz. Anadolu Efes olarak, tarım alanında gençlerle farklı programlar kapsamında birlikte çalışmayı sürdüreceğiz. Gençlerin tarıma yeniden yönelmesi bizim için son derece kıymetli” dedi.
Anadolu Efes’in, Anadolu Meraları iş birliğiyle hayata geçirdiği ‘Anızı Dönüştür, Toprağı Yaşat’ Döngüsel Ekonomi Fikir Maratonu gerçekleştirildi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen gençler, iki gün süren etkinlikte tarımda anız kaynaklı çevresel sorunlara yönelik sürdürülebilir çözümler üretmek için bir araya geldi. Jüri değerlendirmesi sonucu birinci olan takım 100 bin TL, ikinci 75 bin TL, üçüncü ise 50 bin TL’lik ödülün sahibi oldu. Etkinlik, gençlerin vizyonuyla tarımın geleceğine umut olacak çevre dostu fikirlerin ortaya çıkmasına katkı sağladı.
Anadolu Efes Türkiye Teknik Direktörü Koray Anar, “Anadolu Efes her ne kadar bir içecek şirketi olarak görülse de aslında çok büyük bir tarım şirketidir. Bugüne kadar 7 adet kendi şerbetçiotu çeşidimizi ve 17 adet arpa tohumu çeşidimizi geliştirdik. Bu geliştirme çalışmalarını tamamen bünyemizdeki ziraat mühendisleriyle yürütüyoruz. Yaklaşık dokuz bin çiftçi ailesiyle birlikte, üç yüz bin dekarlık yani yaklaşık 30 bin futbol sahası büyüklüğünde bir alanda ekim yapıyoruz. Tüm bunların arkasında ciddi bir emek ve çaba bulunuyor. Tedariğimizin çok büyük bir kısmını tarım operasyonlarımız oluşturuyor ve tüm ham maddelerimizi topraktan elde ediyoruz. Ancak tarım faaliyetleri, küresel iklim krizinin etkisiyle gün geçtikçe daha zor hale geliyor. Artan sıcaklıklar ve azalan yağışlar nedeniyle tarım yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada ciddi şekilde etkileniyor. Bu sebeple Anadolu Meraları ile birlikte uzun soluklu bir yolculuğa başladık ve tarımsal politikalarımızı bir adım öteye taşıyoruz. Artık sadece topraktan verim almak değil, bu verimi elde ederken toprağı da onarmak için çalışıyoruz” dedi.
SAATÇİ: GENÇLERİN TARIMA YENİDEN YÖNELMESİ BİZİM İÇİN SON DERECE KIYMETLİAnadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi, “Tarım alanındaki çalışmalarımızı hiçbir zaman yalnızca tarım yaptığımız çiftçilerimizle sınırlı tutmuyoruz. Bu alanda çok daha bütüncül bir yaklaşımı benimsiyoruz. ‘Anızı Dönüştür, Toprağı Yaşat’ projesi de bu bütüncül bakış açısıyla hayata geçirdiğimiz çalışmalardan biriydi. Anız yakmak, ülkemizde yasak olmasına rağmen, bu konuda farkındalığın artırılmasına ve alternatif çözüm yollarının geliştirilmesine hala ihtiyaç duyuyoruz. Bu nedenle üniversiteli gençlerle bir araya gelerek, anız yakmaya karşı ne tür alternatif çözümler geliştirilebileceğini düşünmek ve tartışmak için bu fikir maratonunu düzenlemeye karar verdik. Anız yakmak, iklim dengesini bozan, toprağın verimliliğine ve toprak altındaki biyolojik çeşitliliğe ciddi zararlar veren bir uygulama. Ayrıca çeşitli raporlara göre, orman yangınlarının yüzde beş ila yüzde onunun anız yakmaktan kaynaklandığı belirtiliyor. Türkiye’nin dört bir yanından, Erzincan’dan Hatay’a, Urfa’dan Yalova’ya kadar pek çok ilden yüzlerce üniversite öğrencisi programa başvurdu. İki gün boyunca büyük bir özveriyle çalıştılar; gece geç saatlere kadar fikir ürettiler, sabah erkenden yeniden bir araya geldiler. Ortaya çok değerli projeler çıktı ve bunlardan üçü jüri tarafından ödüle layık görüldü. Bundan sonraki süreçte de Anadolu Efes olarak, tarım alanında gençlerle farklı programlar kapsamında birlikte çalışmayı sürdüreceğiz. Gençlerin tarıma yeniden yönelmesi bizim için son derece kıymetli” dedi.
KİREÇ: SAHAYA GİDEREK BÖLGELERDE AKTİF OLARAK ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZAnadolu Meraları CEO’su Yasemin Kireç, “Biz 10 yılı aşkın süredir onarıcı tarım uygulamaları yürütüyor ve aynı zamanda onarıcı tarımın yalnızca toprakta yapılan pratiklerden ibaret olmadığını anlatmaya çalışıyoruz. Onarıcı tarım sayesinde çiftçiyi tarımda gerçekten aktif bir paydaş ve iş ortağı olarak konumlandırıyor; bunun çiftçiye itibar, ekonomik kazanç ve ekolojik iyileşme olarak geri dönmesini hedefliyoruz. Anadolu Efes’le yürüttüğümüz proje de bu anlamda oldukça kapsamlı ve bahsettiğimiz tüm unsurları içinde barındırıyor. İklim krizinin giderek daha büyük bir tehdit haline geldiği ve pek çok krizin bir arada yaşandığı bu dönemde çalışmalarımıza önce topraktan başladık. Çünkü toprağın su tutma kapasitesini, karbon miktarını ve organik maddesini artırdığımızda, önemli bir etki yaratmış oluyoruz. Anadolu Efes’le birlikte yürüttüğümüz bu projede, deneme tarlalarında çiftçilerle birlikte toprak onarımını hedefliyor ve uygulamalara başladık. Aynı zamanda eğitimler düzenliyor, kapasite geliştirme çalışmaları yapıyoruz. Sahaya giderek bölgelerde aktif olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu projedeki temel amacımız, sadece verimliliği artırmak değil; toprağı onarmak ve iklim krizine dayanıklı bir üretim modelini hayata geçirmek” ifadelerini kullandı.
‘BÖYLE ÖNEMLİ BİR SORUNA ÇÖZÜM ÜRETMEK İÇİN BİZLERİ ÖZENLE SEÇMELERİ HEM MUTLU EDİCİ HEM DE TEŞVİK EDİCİYDİ’Biyomühendislik Bölümü’nden yeni mezun olan yarışmacılardan Özge Karaçay, “Aslında 48 saatlik bir süremiz vardı. Anız, sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın ortak bir sorunu. İlk günümüz tamamen eğitimlerle geçti; anız yakmanın toprağa ve ekosisteme etkilerini ölçümledik ve detaylıca öğrendik. Ardından “Biz bu konuda ne yapabiliriz?” sorusuna cevap aradık. Hepimizin günlük hayatta pek çok fikri olsa da bu fikirlerin kime nasıl fayda sağlayacağını veya hangi sorunları çözeceğini çoğu zaman bilemiyoruz. Biz de 48 saatin sonunda anız yakmadan toprağı yeniden kazandırmaya yönelik bir çözüm geliştirdik. Projemiz, biyolojik sistemleri tekrar toprağa kazandırmaya dayanıyordu. Var olan bakterilerin anızı parçalayarak toprağa geri kazandırması ve böylece toprağın kalitesini ve verimini artırması üzerine bir proje hazırladık. Anadolu Meraları ve Anadolu Efes’in süreci çok iyi yönetmesi ve bizi doğru yönlendirmesi sayesinde büyük kazanımlar elde ettik. Böyle önemli bir sorunu ele alıp, çözüm üretmek için bizleri özenle seçmeleri hem mutlu edici hem de teşvik ediciydi. Umarım ileride yine bu tarz projelerde yer alır ve benzer sorunlara yeni çözümler geliştirebiliriz” dedi.
‘BURAYA GELMEK GERÇEKTEN HEM KEYİF HEM DE İLHAM VERİCİYDİ’Yarışmacılardan Gıda Mühendisliği son sınıf öğrencisi Koray Güneydere ise “Buraya gelmek gerçekten hem keyif hem de ilham vericiydi. İki günlük bu süreçte, daha önce hiç tanımadığımız insanlarla bir araya gelerek anız üzerine; anızı yakmadan nasıl dönüştürebileceğimiz ve toprağın organik madde miktarını nasıl artırabileceğimiz konusunda bir proje geliştirdik. Çalışma zaman zaman yoğun, ama bir o kadar da eğlenceliydi. Bunun yanı sıra yeni insanlarla tanışmak ve onlarla sohbet etmek de bizim için oldukça ilham verici oldu. Bu proje geliştirme süreci, ilerideki çalışmalarımıza önemli bir deneyim olarak katkı sağlayacak. Projemiz ise, anızın kurak ve nemli topraklardaki farklı türlerine iki farklı yaklaşımla çözüm üretmeye odaklanıyordu. Kurak bölgelerde hayvancılıkla uğraşan çiftçilerle ortak bir paydada buluşarak mutualist bir yaklaşım geliştirmeyi, nemli bölgelerde ise bakteriyel bozulmayı teşvik ederek anızın toprağa kazandırılmasını hedefledik. Tüm bu fikirleri ortak bir uygulama çatısı altında topladık. Böyle etkinlikler, üniversite öğrencilerinin ufkunu açmak açısından son derece değerli. Ülkemizde bunu sayılı firma yapıyor ve bunlardan biri de Anadolu Efes. Bize bu imkanı sundukları için Anadolu Efes’e ve Anadolu Meraları’na teşekkür ederiz” diye konuştu.
DHA
Muhabir: Haber Merkezi
İstanbul Gazetesi