Mürekkepten tuvale, Londra dövme sanatçısı TAP Centre'da solo sergisini açtı
Dave Schultz, yirmi yıldan fazla bir süredir insanların teninde iz bırakıyor. Şimdi de tuvalde iz bırakıyor.
Cesur çizgileri ve canlı renkleriyle tanınan Londra merkezli dövme sanatçısı, ilk büyük kişisel sanat sergisini açıyor. "Karanlık Yerlerden Gelen Parlak Şeyler" (Bright Things From Dark Places), TAP Yaratıcılık Merkezi'nde 17 Ağustos'a kadar açık kalacak. Sergide, Schultz'un hem kişisel mücadelelerle hem de sanatsal dönüşümlerle dolu bir dönemi kapsayan 2018-2025 yılları arasındaki resimleri yer alıyor.
Schultz, CBC'nin London Morning programına verdiği röportajda, "Bazı görseller karanlık, bazıları çok parlak ama yine de karanlık bir his veriyor," dedi. "COVID yıllarında bağımlılıkla mücadele ettim. Sanatım pek de mutlu bir yerden gelmiyordu."
Bu durum, Schultz'un 2024'te temizliğe başlamasıyla değişmeye başladı. Dövme kültürünü karakterize eden yoğun görsellere hâlâ bağlı kalsa da, eserleri farklı bir duygusal derinliği, direnç, iyileşme ve umudu yansıtmaya başladı.
"Gerçekten eğlenceli bir yolculuktu. Bana verilen her fırsat için minnettarım," dedi. "Hayat ne kadar karanlık olursa olsun, izin verirseniz ışık parlayacaktır."
Londra şehir merkezindeki Hangar 18'de tam zamanlı sanatçı olarak çalışan Schultz, dövme yolculuğuna gençken, enerjisinde ve yaratıcılığında potansiyel gören bir öğretmenin açtığı sıra dışı bir yol olan 10. sınıf stajında başladı.
"Okul kredisi için 16 yaşında bir kızın dövme dükkanında takılmasından pek hoşlanmazlardı," diye güldü Schultz. "Ama doğru iknayla, kapıyı açtım. O olmasaydı, bu hayatı yaşar mıydım bilmiyorum."
DİNLE | Dave Schultz, London Morning'de dövmeler ve resim hakkında konuşuyor:
Schultz, mürekkep yerine sıvı akrilik boyalarla resim yapsa da, resim yapma yaklaşımının dövme tekniğini yakından yansıttığını; güçlü çizgi çalışmaları, renk katmanları ve hassas pigment kontrolü sağladığını söyledi. Kullanılan malzemelerin kesişmesi tesadüf değil.
"Resmettiğim her şeyin dövmesi yapılabilir" dedi.
TAP'deki sergi, Schultz'un bağımlılıkla mücadele ettiği dönemde, son yedi yılda yaratılan onlarca eseri içeriyor. Eserler farklı tonlarda olsa da, bir araya geldiklerinde sanatçının sağlığına kavuşma mücadelesi sırasında zihninin derinliklerine bir bakış sunuyorlar.
"Benzer konulara sık sık dönüyorum. Zihnim çok meşgul ve belirli imgelerde huzur buluyorum," dedi. "Tanıdık fikirlerden yeni bir şeyler yaratmak beni rahatlatıyor."
Schultz, gösterinin izleyicilerde kişisel düzeyde bir yankı uyandırmasını umuyor. "Herkes esere baktığında farklı hissedecek," dedi. "Ama bence eserin hacmi, dolu dolu bir hayat yaşarken yarattığım muazzam eser miktarı, ne kadar yetenekli olduğumuzu gösteriyor."
Schultz ayrıca 17 Ağustos'ta saat 12:00'de sona erecek olan sergisinde TAP'ın dışında Dundas Place'de canlı bir kesme resim çalışması yapacak.
cbc.ca