Trump: Kanada füze savunma programına katılmak için başvuruda bulundu

Donald Trump, Kanada'nın, yönetiminin inşa ettiği füze savunma programına katılmak istediğini ve bunun uzun süredir devam eden sınır ötesi bir destana yeni bir sayfa açtığını söyledi.

ABD Başkanı, Salı günü Oval Ofis'te, Altın Kubbe adını verdiği çok amaçlı füze kalkanı inşa etmek için üç yıllık, 175 milyar dolarlık bir ABD projesinin ilk planlarını açıklarken bu haberi verdi.

"Kanada bizi aradı ve bunun bir parçası olmak istiyorlar," dedi Trump. "Bağlanmak istiyorlar ve bunun bir parçası olmak istiyorlar."

Kanada "adil payını" ödeyecek, diye ekledi. "Fiyatlandırma konusunda onlarla çalışacağız."

Ottawa'dan henüz bir açıklama gelmedi.

Bunun ne anlama geldiği hala son derece belirsiz. Kanada'nın tam olarak neye katkıda bulunacağı, sorumluluklarının neleri içereceği, ne ödeyeceği ve bu düzenlemenin Kanada'nın şu anda Kanada-ABD NORAD sistemi altında yaptığı şeyden ne kadar farklı olacağı belirsiz.

Kanada, uzun süredir NORAD aracılığıyla Kuzey Amerika semalarının izlenmesine katılıyor ve bu verileri ABD füze savunma programına aktarıyor.

Ancak Kanada, Başbakan Paul Martin'in hükümetinin katılmayı reddettiği 2000'lerin başında Ottawa'da tartışma konusu olan ABD füze programına resmi olarak hiç katılmadı. Bu, Kanadalıların gökyüzünü izleyebilecekleri ancak gelen nesnelere karşı varsayımsal bir saldırının ne zaman başlatılacağına dair kararlara katılamayacakları anlamına geliyordu.

ABD şimdi çeşitli füze tiplerini takip edebilecek, İsrail'in Demir Kubbe'sinden çok daha gelişmiş ve çok katmanlı yeni bir sistem geliştiriyor.

Bu olay, Kanada'nın Arktik'teki eskiyen sensörlerini yenilemeyi taahhüt ettiği sırada meydana geliyor.

Bir ABD senatörü aylar önce, Kanadalı bir meslektaşından, o zamanki savunma bakanı Bill Blair'den füze programına ilgi duyduğunu söyledi. Blair, ortaklığın "mantıklı" olduğunu söyleyerek ilgiyi kamuoyuna açıkladı.

Ancak katılımın biçimi belirsiz. NORAD'ın ABD komutanı yakın zamanda Kanada'nın katılımının tehditleri izlemekle sınırlı olacağını öne sürdü .