Minimal invaziv perkutan cerrahi: Campania ayak cerrahisinde devrime öncülük ediyor.

Üç ortopedi cerrahının ortak çalışması sayesinde ulusal ve Campania sağlık alanında bir değişim yaşanıyor. Bu cerrahlar, bir toplantıda minimal invaziv ayak cerrahisindeki eğilimlerin önemli ölçüde tersine döndüğünü sundular. Bunlar Dr. Fabrizio Sergio (Santa Maria Capua Vetere'deki Minerva Kliniği Ayak Cerrahisi Bölüm Başkanı), Profesör Fabio Zanchini (Campania Luigi Vanvitelli Üniversitesi Ortopedi Profesörü) ve Dr. Attilio Sgambato'dur (Piedimonte Matese'deki Athena Kliniği Ortravmatoloji Bölümü Direktörü). Birlikte, yılda 2.000'den fazla ameliyat gerçekleştirebilen bir ekip oluşturuyorlar; son on beş yılda 25.000'den fazla hastayı tedavi ettiler. Yenilikçi ve empatik yaklaşımları ayak cerrahisinin çehresini değiştirirken, aynı zamanda tarihi bir eğilimi de tersine çeviriyorlar. On yıllardır yüzlerce invaziv tekniğin önerildiği bir alanda (sadece halluks valgus için yaklaşık 200), bilim artık alanı birkaç kesinliğe indirgedi. Bunlar arasında, minimal invaziv perkütan cerrahi altın standart olarak kendini kanıtladı: etkili, hızlı, daha az komplikasyonlu ve önemli ölçüde kısalmış iyileşme süreleri. Uzmanlar, "Bu yaklaşıma inanan, yatırım yapan ve destekleyen ilk kişiler arasındaydık," diye açıklıyor ve ekliyor: "Konuyla ilgili dünyada yayınlanan ilk bilimsel çalışmalardan birine imza attık ve uluslararası dergilerde çok sayıda yayının yanı sıra giderek önem kazanan uluslararası konferanslarda sunumlar yaptık." Ayrıca, ayak ve ayak bileği çalışmaları alanında önde gelen İtalyan derneklerinden ikisi olan Sispec (İtalyan Ayak ve Ayak Bileği Çalışmaları Derneği) ve Grismip'in (İtalyan Minimal İnvaziv Ayak Cerrahisi Çalışma Grubu) kurucu ortaklarıdırlar. Sergio, Zanchini ve Sgambato, invazivliği en aza indiren ve fonksiyonel sonuçları en üst düzeye çıkaran bir yaklaşımla, halluks valgus, metatarsalji, plantar fasiit, Morton, Haglund ve çocuklarda ve yetişkinlerde düztabanlık gibi çeşitli ayak rahatsızlıklarına uyum sağlayabilen benzersiz bir yöntem geliştirdiler. Kullandıkları tekniklerde vida, plak veya metal tel kullanımı yok: kemikleri sabitlemek için sadece küçük kesiler ve fonksiyonel bandajlar kullanılıyor. Sonuç mu? Hasta ameliyattan hemen sonra yürüyebilir ve rekor sürede iyileşebilir. Ancak bu uzman grubunun gerçek gücü, cerrahi ve teknolojiyi birleştirme becerileridir. En gelişmiş projelerinden biri, cerrahi prosedürü kişiselleştirmek ve optimize etmek için yapay zeka yazılımlarının tasarımını ve kullanımını içeriyor. Günümüzde, yapay zeka sayesinde cerrahlar, deformiteleri düzeltmek için hareketlerinde hassas, hızlı ve kesin bir şekilde yönlendiriliyor . Bu, "kişiselleştirilmiş cerrahinin" tanımıdır. Cerrahi teknik artık herkese ayrım gözetmeksizin uygulanmıyor; bunun yerine cerrahları deformitenin şiddeti ve türüne, ayağın yapısı ve türüne ve kemik kalitesine göre yönlendiren yapay zeka destekli bir algoritma kullanılıyor . Üç doktorun günlük çalışmalarının merkezinde hastanın öncelikli odağı yer almaya devam ediyor. Bir açıklamada da belirtildiği gibi, mükemmellik modeli salt cerrahi becerinin ötesine geçiyor. Ameliyatlarda hassasiyet ne kadar önemliyse, insani yaklaşım, nezaket ve güven veren, yönlendiren ve rahatlatan bir gülümsemenin sıcaklığı da bir o kadar önemli; hastaya sadece bir rakam değil, tedavi yolculuğunun merkezinde bir insan gibi hissettiriyor.