Yaz ve çocuk beslenmesi: Bambino Gesù çocuk doktorlarından sofrada tavsiyeler.

Yaz, dinlenmenin yanı sıra sıcak ve nemli bir zamandır. "Çocuklara sağlıklı bir beslenme sağlamak, tatillerin herkes için gerçekten dinlenme ve esenlik zamanı olmasını sağlamak için yılın bu döneminde de önemli bir hedeftir. Bu, okul döneminde edinilen iyi alışkanlıkların sürdürülmesini ve hatta daha fazla çeşitlilikte taze, su açısından zengin yiyeceklerle geliştirilmesini içermelidir. Çocuklar için öncelikle tatil anlamına gelen yaz , her zaman yoğun bir sıcakla birlikte gelir ve bu da genellikle çocukların ve gençlerin beslenme düzenlerinde sağlıksız değişikliklere yol açar. Bebeklerde sıcak genellikle iştahta azalmaya ve buna bağlı aile kaygısına neden olurken, okul öncesi ve okul çağındaki çocuklarda renkli, şekerli içeceklere olan isteği artırır; bu genellikle uyku düzeninde değişiklikler, kahvaltıyı daha da fazla reddetme, sınırlı meyve ve sebze alımı ve artan dondurma tüketimiyle ilişkilendirilir." Bu, Roma'daki Bambino Gesù Hastanesi'ndeki çocuk doktorlarının son durumudur.

Yazın tüm aile için gerçekten rahatlatıcı bir zaman olmasını sağlamak için birkaç basit kuralı hatırlamak önemlidir:

2 yaşın altındaki küçük çocuk . Sıcak, 2 yaşın altındaki çocuklar da dahil olmak üzere her yaşta iştahın azalmasına neden olur. Çocuk doktorları, bu dönemde en önemli şeyin sıvı tüketmek olduğunu hatırlatıyor; mümkünse, bebeğin tüm ihtiyaçlarını 6 aya kadar karşılayan emzirmeye devam edin. Bebek biberonla besleniyorsa ve biraz reddediyorsa, 6 aydan büyükse biraz arpa ile karıştırılmış neredeyse soğuk bir mama veya yaşına uygun taze yoğurt vermek faydalı olabilir. Küçük bebeklerin doğumdan itibaren çocuktan çocuğa değişen kendi beslenme ve büyüme ritimleri vardır; bu nedenle, yaz aylarında bebek mamasını daha fazla reddediyorsa, onu zorlamadan tam bir öğün sunmaya devam etmek önemlidir. Her gün farklı bir tür ve renkte tek bir sebzeden oluşan ve daha düşük bir sıcaklıkta servis edilen sebze suyu sunmak, bebeğin merakını uyandırabilir ve daha iyi kabul etmesini sağlayabilir. Bebek yerse ancak porsiyonu bitiremezse, endişelenmeyin ve asla hepsini bitirmesi için zorlamayın.

'Farklı renklerde meyve ve sebzelerle hazırlanan yemek önerisi'

" Bir yaşın üzerinde, evde hazırlananlara benzer yemekler sunmak bir çözüm olabilir. Tuz ve şeker ilavesiz yemekler sunmayı ve her zaman buharda pişirmeyi tercih etmeyi unutmayın," diye tavsiye ediyorlar. "2 ile 4 yaş arasında tüm çocuklar, alışkın oldukları yiyecekleri bile reddettikleri 'hayır evresi' olarak adlandırılan bir dönemden geçerler ve bu durum yaz aylarında daha da kötüleşebilir. Meyve ve sebzeler açısından zengin, küçük porsiyonlarda, büyük tabaklarda, renklerin sofrayı canlandırdığı iyi hazırlanmış masalarda sunulan çeşitli bir beslenme düzeni sunmaya devam etmek önemlidir."

"Buzdolabında farklı renklerde meyve ve sebzelerin (beyaz olanlar rezene, elma veya armut; turuncu olanlar kavun, havuç veya şeftali; kırmızı olanlar domates ve kiraz; yeşil olanlar kivi, kabak veya yeşil fasulye; mor olanlar patlıcan, incir veya erik) bulunması ve ardından yemekler önerilmesi, neşeli ve canlandırıcı sofralar hazırlamanıza, çocuklarınızın iştahını açmanıza ve yaz aylarında bile bizim ve çocuklarımızın sağlığı için gerekli besinleri almanıza olanak tanır" diye devam ediyor uzmanlar.

Daha büyük çocuklar gece geç saatlere kadar uyanık kalır ve bu nedenle sabah daha geç uyanıp kahvaltıyı atlarlar. " Kahvaltı yapma alışkanlığını terk etmemeliyiz (belki biraz geciktirerek, sabah 8-9 arasında) ve eğer çocuk sabah gerçekten aç değilse, örneğin süt, yoğurt, unlu mamuller, reçeller veya meyvelerden oluşan güzel bir sofra hazırlamak, fikrini değiştirebilir ve güne iyi başlamasını sağlayabilir. Tuzlu kahvaltılar (ekmek, domates, ricotta, jambon) denemek de çeşitlilik sağlamanın ve sağlıklı bir alışkanlığı sürdürmenin iyi bir yolu olabilir. Çocuk doktorları, "Susuzluğunuzu suyla giderin" diyor. " Gün boyunca sıcak sizi susatabilir, ancak çocuklarımız buna tepki olarak genellikle gazlı, şekerli içecekler isterler ve bu da susuzluklarını gidermeden kilo alımına neden olur. Her zaman taze, dondurulmamış su bulundurmak önemlidir; örneğin 1,5 litrelik bir şişe suya yarım limon eklenebilir."

'Yaz aylarında bile baklagilleri unutmamak önemli.'

Portakal suyu ve kolalı içeceklerden uzak durmak en iyisidir; çünkü yüksek şeker içerikleri nedeniyle susuzluğunuzu gidermezler. Ayrıca, kolanın içindeki kafein dehidrasyona neden olabilir ve bu da günlerini güneşte geçirenler için ideal değildir. Çaya gelince, az şekerli ve bol limon suyu eklenmiş ev yapımı çayı tercih etmek en iyisidir. Antioksidanlar açısından zengin yeşil çay mükemmel bir seçimdir ve genellikle ilave şeker gerektirmez. Şeker oranı yüksek paketlenmiş çaylardan kaçının. Odak makalesinde şöyle deniyor: "Ana öğünleri atlayıp yerine saat başı atıştırmalıklar koymak iyi bir fikirdir. Çocuğunuz et veya balık gibi pişmiş, sıcak yiyecekleri reddettiğinde, hemen paniğe kapılıp sadece yemesi için önceden pişirilmiş veya ekmek kırıntısı eklenmiş yiyeceklere başvurmayın. Ayrıca buzdolabını sürekli açmalarına da izin vermemelisiniz; bunun yerine soğuk, sade yiyecekleri tercih edin."

Sağlıklı bir beslenme her zaman üç ana öğün ve iki ara öğünden oluşur. Ayrıca, bir hafta boyunca günde en az iki üç kez et, balık ve baklagiller; günde bir veya iki kez peynir, salam ve yumurta tüketilmelidir. Yazın baklagilleri, örneğin çeşitli sebzelerle birlikte salatalara eklemek de önemlidir. Ekmek, makarna, pilav veya kuskusla birlikte servis edilen bu renkli, canlandırıcı ve sağlıklı yemek, tüm aile için mükemmel bir öğün olabilir ve belki de güzel, taze bir meyve salatasıyla tamamlanabilir. Çocuk doktorları bunu öneriyor.

'İlk gösterge her zaman çeşitlilik olmalı'

Atıştırmalık sorunu . "Her yaşta sağlıklı bir beslenme, tercihen meyve bazlı, çeşitli bir sabah ve öğleden sonra atıştırmalıklarını içerir. Meyveye, hatta daha da fazla sebzeye olan tercih, çocuklarımız için her zaman en büyük sorunlardan biridir. Yaz aylarında, bu yiyeceklerin çeşitliliğinin artması bazı çocukların daha fazla yemesine neden olurken, diğerleri için tabu olarak kalır ve bu da kilo alımını önemli ölçüde etkileyen bol miktarda sandviç, pizza, dondurma ve atıştırmalık anlamına gelir. İlk önerinin her zaman çeşitlilik olması gerektiğini savunuyorlar: Hiçbir yiyecek şeytanlaştırılmamalı, ancak her gün çeşitliliğe ihtiyaç vardır. Çocuk belirli yiyeceklerle başa çıkmakta zorlanıyorsa, buzdolabını birçok paketlenmiş ve/veya önceden pişirilmiş üründen boşaltmak ve parlak renkli meyve ve sebzelerle doldurmak gerekir. Çocuğunuza ve arkadaşlarına atıştırmalık olarak sunmak üzere güzel meyve salataları hazırlayın, ev yapımı meyve şişleri ve dondurmalar gibi renkler ve hazırlıklarla sürekli oynayın. Böylece yaz, çocuğunuzun bu yiyeceklere daha aşina olmasına yardımcı olacaktır."

Son olarak, yaz aylarında hepimiz güzel bir dondurma isteriz; dondurma genellikle bir akşam yemeğinin veya kısa bir yürüyüşün 'tatlı sonu'dur. Dondurma aynı zamanda çocuklar için de mükemmel bir besindir ve bu nedenle tüketilen türe göre değişen kalori alımına göre değerlendirilmelidir. Çocuğunuz kiloluysa, meyveli dondurma önerilir. Akşam yemeği sonrası atıştırmalık planladığınızda, bunu uzun bir yürüyüşün sonuna eklemeye çalışın: hem daha lezzetli olur hem de çocuğunuzun sağlıklı ve düzgün bir şekilde büyümesine yardımcı olur," diye sonuca varıyor Bambino Gesù'daki çocuk doktorları.